26 Eylül 2010 Pazar

Gitme

Bütün şarkılarda kokunu arıyorum,henüz tadına bakmadığım kokun. Her zaman böyle mi kokarsın. Bütün benliğimi parçalayacak kadar felaket.Sustun. Evet anladım böyle. Biliyor musun susuşların bile memnuniyet bırakıyor içimde.Kızgınlığımsa hiç geçmeyecekmiş gibi bazen.
Gerçekten istenildiği takdirde yapılmayacak hiç bir şey yoktu değil mi. O da böyle mi düşünüyordu, yani sen işte.Gözleri konuşurken hep böyle titrer miydi.Yüreğinde ki o tarifsiz çağırış,hiç olmadık bir yerde sıkıştırabilir miydi tenimi. Tabiki de Hayır.Aslında evet ..
"Tuhaf hissettiriyorsun sevgilim".Hiç yaşamadığım bir heyecan dudaklarımda,saç tellerimden taa ayak uçlarıma kadar titriyorum.Sonra da çaresiz kalıyorum.Beni genelde nerede beklersin.?. Bir iz bile bırakmadan mı gideceksin?  "Gitme" Umrunda değilse bile düşündüklerim. Sen her gece başka bir aşkı giyip üzerine, başka tenlerle başka düşlere "gitme"demek isterdim.Ama anlamsız olacak biraz biliyorum. "Sen her şekilde gidecekmişsin,gitmen gerekmiş. Peki" Şimdi bu daha mı manalı oldu ? Hiç sanmıyorum. Neyse en iyisi ben şey. Şey mi desem ? "Seni şimdiden özledim." Belki en uygunu bu oldu. 

Seni Şimdiden Özledim

STarcan

22 Eylül 2010 Çarşamba

İşteoabi

Küçükken müzik kutularımız olurdu ya hani,böyle açtığımızda iki kişi çıkardı içinden.Klasiklerden bir şarkıyla dans mı ne ederlerdi "işteoabi" ondan istiyorum. Biri papyonlu çatık kaşlı bir oğlan,sahi o girlfriendinin etek giymesine mi bozulurdu hep.Neyse işte "oabi" ondan istiyorum.
Kendimi derbeder hissettiğim zamanlarda sütyenimden çıkartıp bir köşede izleyeceğim saygı değer bir oyuncak al bana. Tilkiler al mesala.Çık ve al abi.Aklımda birbirine çarparak dolaşanından olsun. Tepeye çıkıp  uluyanından olsun. Necmiye olsun abi muazzez de mesala birine..Yeter ki ben sessiz bir limanda sen onlarsız koma beni. Eline bastığında rakamları sayan bir bebeğim olsun mesala "işteoabi" her terk edildiğimde önüme koyup eline bastığım bir bebek. Düşünsene o acılarıma  hakim o sevdalarıma teselli. Ama benim olsun. 

STarcan

Aşk-ı Flamenco

Önümde cımbız,tükenmez kalem,bitmiş parfüm şişesi,vücut losyonları ve blog pencerem duruyor.Ve saatlerdir sesinin kıvamıyla beni yamaç paraşütüne çıkartan bir adam dinliyorum.Her ne kadar evlerinin önü boyalı direkle tanısam da , Flamenco parçaları dinlerken hep en muazzam duygularım okşanmıştır benim.Kendimi birine ait hissediyorum varmı bunun ötesinin dolayı oğluum,beni kendi etrafında delice döndürüp vücudumu konuşturan adam "kendimi sana ait hissediyorum lan" Meraba ben Simge eğer sende istersen yani bir ömrü paylaşmayı istersen. (Benimle)..Seni hep dinlerim PACO DE LUCİA 
Aşkımı dillendirdiğin için teşekkür ederim,seni seviyorum.

STarcan.

21 Eylül 2010 Salı

Merhaba Ben Simge

Merhaba ben Simge Adana da yaşıyorum 17 yaşındayım ve öğrenim hayatıma repeat emri verdiğimden beri ispanyolca müzik dinlerken ağlarım.Benim aferin dediğim de "hayır,novalgin" diyebilen arkadaşlarım  mevcut hayatımda,onlara ise aşırı sempati ve zaaf duyuyorum.
Dostlarımın gereklisi ve gereksizini ayırt edebilmeme rağmen hepsini baş üstünde gezdirmeyi araç değil amaç olarak kabul ederim . Bu sayede bir kaç ay içerisinde düşüncelerime karşı olan değişik tutarda düşman kazandım. Beni nasıl gördükleri ve hakkımda ne dedikleri hakkında da hiç bir fikrim yok Çünki konuştukları zaman algı güçlerinin bir taraftan eksildiğinden eminim.
21 yaşında ki evli mutlu çocuklu abi ve ablalarımın benim gibi ergenlere verdiği çok dolu nasihatlar sayesinde "hayat bilgisi" kavramını benimsemiş bulunmaktayım. 
Kural 1 hayat bize neler verir
Kural 2  peki ya neler alır.

Teomana gelince "her güzel şey bitermiş,aşk nedensiz sevmekmiş" felsefeleri olmasa herşey pozitif üreyebilir aslında insan hayatında.

STARCAN

Memnuniyetsizlikler

Sonuca varamamak,kavgaya tutuşmak,kalp kırmak ve ardından yola koyulmuş memnuniyetsizlikler gördüm gözüm mıhlandı. Muazzez Ersoy - Kahverengi gözlerin dinlerken kendimi böylesine masum hissedeceğimi hiç düşünmezdim. Gerçektende senin en güzel yerin kahverengi gözlerin miydi? Böyle marjinal şarkılar dinlediğim zamanlarda hep ne dinliyorum özelliğimi açık tutarım,hangi an hangi ruh hali ile hangi psikopatlıkta sakladığımı bilsin herkes kendimi. İnsanlarla yakın olmam nedensiz ve gereksiz kıskançlıkları en üst seviyeye taşımış bulunmakta,bunun üzerimde uyandırdığı rahatsız edici dürtüleri ise duygularımın baskın çıkmasını hiç mi hiç engellemiyor. Umrumda değil dediğim herşeyin umrumda olduğunu bilirim. Kendime olan özgüvenim ve "asdfgh" hallerim bana güç verdi. Zamanımızın illallah edilesi dakikalarla süslendiğini yaşayarak görüyorum. Buysa  dışardan göründüğü kadar eğlenceli değil arkadaşlar. Psiko analizlerimi ölçecek bir doktora ihtiyacım olduğu için deli sayılmıyorum. Sadece dengesizim. Karnımdaki felaket tellahı ağrı beni uzaya fırlatıyor. Ruhsatlı günümde de değilim üstelik. Her neyse konu dışına çıkmayacağım. Ben süpersalakagresif bir kız değilim. Sadece 1234567987 kere konuştuğum konularda sonuca varamamak,kavgaya tutuşmak,kalp kırmak ve ardından yola koyulmuş memnuniyetsizlikler görüyorum.

STARCAN

17 Eylül 2010 Cuma

Benim fabrika ayarlarım yok,bay

Abi o değil de bi gün facebookta göster ama elletme butonu çıkıcak diye korkuyorum lan. "ellemekten vazgeç" "sadece bakiyim vallaha ellemem" ler falan dönecek ortada. Bu arada günlere ayırdığım zaman perşembeye diş cumaya kulak hafta sonunda baldır ağrılarım denk geliyor. Üstelik kimse üzerime tekila şişesi boşaltıp bana taciz falan da etmedi yani.
Ha bi de dünden beri herkeste bi Fatmagül'ü sahiplenme dürtüsü belirdi. Ne bu lan benim fabrika ayarlarım yok bay.
Ablam tuvaletin ışığı açık kalsın simge dedi bende yanlışlıkla niye lan orası daha mı az yakıyo dedim. Cümle içinde hem lan hemde dalga geçer pozisyonda kelime kullandım.. 

starcan

8 Eylül 2010 Çarşamba

Doktor Vuhuzela

Her gözü yeşil olanı ona benzetiyorum ve bu düşlerimin hepsi,onun küçük ellerine benziyor. Herşey birgün geçecekmiş doktor vuhuzela bana öyle söylerdi,peki ben buna hiç  inanmadığım için mi bu hale gelmiş bulunmaktaydım. Hayır o beni severdi,bensiz nefes bile alamazdı. Vuhuzela bi baksana ? bu yüzden hala bana geri dönmedi değil mi? Bence Doktor vuhuzelanın antipatileri,aşamadığı sorunları var. Bana bir gün dedi ki sen kaybettikçe kazanacaksın. Size yemin ederim ki o kadın lastikli donunda anti-depresan saklıyor (..)

Neyse bugün oy pusulası almak için muhtarlığa gidecektim 12 dakikaya falan kapanacakmış,yetişmem gerekiyordu,efruz dayıyı gördüm bana orayı tarif edebilecek tek adam o gibi gelmişti dünyada,düşüncemin zıttını savunduğunu bilseydim dinlermiydim hiç.

Severek unutmak olur iş mi,bilerek uçuruma önden atlanır mı hiç? Yeni tarzım çok cool değil mi ? Emesende belli etmiyorumda benim durumum gayet "meşgul" şu sıralar Kendime saçma sapan takıntılar alıp,onları üzerime geçiriyorum.oysa ben eskiden daha güzeldim

@Tarcan

3 Eylül 2010 Cuma

Passenger

Uzun seyahatler de arkasına ateşle yaklaşma yazılan kamyonlara hep bir kibrit çakmak istemişimdir. Tuz gölünün başlangıcından bitimine 86 tane karpuz arabası saydım,kavunları hiç söylemiyorum bile.Burada yaşayan kesimlerin tansiyon  sorunu olduğunu düşünmüyorum. Bir ayran kapıp hurra göle gidebilirler.

Koltuğu yatar pozisyona getirmek hep arkamdakini  rahatsız etmiştir. Birisi yeniden otobüs tasarlasın.Evet içeriyi soğutan  klima her zaman bize valizlerden hırka çıkartma görevini vermekten vazgeçmedi. O koskoca aynasından utanmadan elini burnuna götüren şoförlere ise yeni bir başlık açarak,güzel ellerime zahmet vermeyeceğim.

Yolsa pestili çıkmış bir hayvan leşinin üzerinden geçmek bize bir şey kazandırmadığı gibi,arkamızda ki milyon tane yük aracından da bir şey esirgemiyor.Bana sürekli sıvı teklif edilen bir otobüste tuvalet olmaması benim suçum değil gibi bir sürü şikayet kutusuna katlanıp atılacak kelimem de nah hazırda. Her belediye girişinde hoşgeldiniz yazısı sadece 3 saniyelik bir görüş açısına sınanmışken biz nereye hoşgeliyoruz ?

Yolda ki kalan yolu gösteren tabelalarsa hep mavi. Neden mavi. Ben olsam mutlaka yanar döner ortaya karışık bir şeyler yaptırırdım. Zaten ben olsam,neyse.Adana 330 gördüm Bu tam anlamıya çok saat daha toto büyüteceğim anlamına geliyor.Evde de aynısını yaptığım için sorun yok tabiki. Ancak evde bana limon kolanyası için avuç açtırmıyorlar.E alerjim olduğunu nereden bilsin herif yani şimdi. Onlara göre bu bir nezaket
yemişim nezaketide hani meyveli keklerimiz hani çubuk krekerlerimiz.

ADANA / Dönüş
STarcan